10 Aralık 2025 Çarşamba

 


Köyümüz Sakinlerinden  Merhum Hacı Mehmet GÜLER'in torunu Şahinde GÜLER ÜNAL  09.12.2025 Günü Vefat Etmiştir. Merhumun cenazesi 10.12.2025 günü öğle namazını takiben Kahramankazan mezarlığına defn edilecektir. Merhuma Allah'dan Rahmet Yakınlarına Başsağlığı Dileriz.

7 Aralık 2025 Pazar

 Hasbek Köyünün yetiştirmiş olduğu değerli büroklardan biri olan ve aynı zamanda ilçemizin (Sarıkaya) eski kaymakamı Necati ÇELEBİOĞLU 50.YIL Beratını aldı.. Kendisini kutluyor sağlıklı sıhhatli bir ömür diliyorum.


Mektebi Mulkiyenin Kurulusunun (A.U.SBF.)166.yıl Dönümü(1859) ile benimde dahil olduğum 1975 mezunu Mulkiyelilerin mezuniyetlerinin 50.yil dönumleri nedeniyle Ankarada yapılan kutlamaların Gorsellerdende anlaşılacağı üzere 4 temel başlıkta toplamak mümkündür.


1-Ankara Anadolu Kulübü Sosyal Tesislerinde Mülkiye 1975 mezunlarınin yemekli kutlamasi. 2-Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Mozalesini (Anıtkabir) Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanlığı ve Mülkiyeliler Birliği Genel Başkanlığı ile Mulkiyenin 50.yıl mezunları olarak birlikte Resmi Ziyaretimiz, 3-Siyasal Bilgiler Fakültesinde Mulkiyeliler Birliği ile gerçekleştirilen Törenle Dekan Prof.Dr.Orhan Çelik ve Mulkiyeliler Birliği Genel Başkanı Mehmetali Yilmaz ve 50.yıl mezunları adına 1975 Mülkiye mezunu ve eski SBF.Dekanı Serpil Sancar'in konuşmasından sonra,50.yıl mezunlarına ve şahsıma Mulkiyenin duayen hocalarından Prof.Dr.Ruşen Keleş ile Mülkiyeliler Genel Başkanı Mehmetali yilmaz tarafında 50.yıl Mezuniyet Berat Belgesinin Törenle takdim edilmesi, 4-Mulkiyeliler Birliğinde, Mulkiyeliler Kokteyli de yoğun bir katılımla Siyasal Bilgiler Fakültesi mensupları,Fakulte Öğrencileri ve 50.yıl mezunları olarak bizlerinde katılımı ile harika bir şekilde gerçekleştirilmesi.

6 Aralık 2025 Cumartesi

 


KAYMAKAM NECATİ ÇELEBİOĞLU İLE SÖYLEŞİ -4

5-Hatay İli Yayladağı Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığı Dönemi İle ilgili olarak(1981-1982) ilk akla gelen hizmetlerim şöyledir: Şahsımın girişimleri ile 100.Yıl Şehir Parkı kuruldu. Hükûmet konağı önüne saat kulesi inşa edildi. Şehir merkezi ile köy ve kasabalara on sekiz adet Atatürk büstü yaptırıldı.
Önemli bir anı şöyledir: Suriye’den gelen bir Türk otobüsünün Hükûmet konağı önünde durdu. Mevcut yolcular sıraya girerek kendilerinin Suriye topraklarında iken soyulduklarını, söylediler. İstihbarat Örgütü(El Muhaberat) tarafından zorla rüşvet ve bu bağlamda dolar alındığını; bir Türk vatandaşının ‘biz Türk milletiyiz rüşvet vermeyiz’ demesi üzerine falakaya yatırıldığını, üstünün başının perişan vaziyette olduğunun anlaşılması üzerine de, kaymakamlığımca bütün şikâyetlerin toplanarak tarafımdan Hatay Valiliği’ne gönderildiğini, bu yazımız üzerine Dış işleri Bakanlığı’nca Suriye hükümetine nota verildiğinin anlaşıldığı bilinen gerçeklerdir.
6-Bingol İli Genç İlçesi Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığı Dönemi ile ilgili olarak(1982-1983) ilk akla gelen anı ve hizmetlere gelince; Atatürk’ün doğumunun 100.yıl dönümü nedeniyle Isparta Valiliği ve Genç Kaymakamlığı’nın açtığı kampanyayla, Genç İlçesinde 4 ay içinde 40 civarında okul yaptırılmıştır. Okul yerleri Milli Eğitim Müdürü M.Ali Seferoğlu ile birlikte katır sırtlarında yolu olmayan köylere gidilmiş ve bizzat tarafımızdan mahallinde tespit yapılmıştır. Bu bağlamda ilçe genelinde okuma yazma seferberliği başlatılmış, hemen hemen bütün köy ve kasabalarda okuma ve beceri kazandırma kursları açılmıştır. Bu dönemde unutamadığım bir anıda şudur:
O zamanki T.C. Ulaştırma Bakanı Necmi Özgür refakatinde Bingöl Valisi Ahmet Özer olduğu halde TCDD Genç merkezinde karşılanmıştır ve bir müddet Genç Kaymakamlığı’nca ağırlanmışlar, bilahare Muş İline yolcu edilmişlerdir. Buda unutulmaz bir anıdır. Genç İlçesinde yaptığım alt yapı çalışmaları olan elektrik, yol, su ve okul yapma hizmetlerim ve üstün başarılarım nedeniyle Bingöl Valileri Ahmet Özer ve Kurtuluş Şişmantürk tarafından tarafıma takdirname tevdi edilmiştir.
7-Artvin İli Hopa Kaymakamlığı Dönemi ile ilgili olarak(1984-87) ilk Anı ve Hizmetlerim;
Sınır Hudut Komiser Yardımcılığı-Hopa Limanı Koordinatörlüğü-Hopa Kaymakamlığı yeni Hükumet Konağı’nın temelinin atılması ve tamamlanması-Hopa ilçesi kaymakam lojmanı inşaatının temelinin atılması ve tamamlanması, Atatürk Ortaokulu’nun Eğitim ve öğretim hizmetlerine açılması. Karadeniz ilköğretim okulunun hizmete açılması sağlandı. Yavuz Sultan Selim Tepesine televizyon verici istasyonunun hizmete açıldı. SSCP ile Sınır Mülakatlarının Hopa İlçesi ve Batum’da yapılmasına devam edilmesine ve bu mülakatlara katılınmasına karar verildi. Bu bağlamda, ileri tarihlerde Sarp Sınır Kapısı’nın açılması için koordinatörlük görevinin ele alınması ve aktif bir şekilde yürütülmesi ele alındı. Ayrıca Hopa Termik Santrali müdürlüğü ile Hopa Bakır İşletmeleri Başmühendisliği yöneticileri ve Hopa Tabur Komutanlığı ile işbirliği ve koordinasyonumuz da mükemmeldi. Bu dönemde Artvin Valileri Alpaslan Karacan ile Emrullah Zeybek idi. Bu süreçte çok uyumlu ve unutulmaz nitelikte yararlı görev ve hizmetler yapmıştık.
O dönemden unutamadığım bir anım da şöyledir:
Vali Emrullah Zeybek başkanlığında SSCB Döneminde 1986 yılında Gürcistan Özerk Bölgesi başkenti Batum’a Sınır Protokolü için gittiğimizde, Intour Otel’de yemek esnasında Rus heyeti başkanı kadehini kaldırarak ‘haydi sayın vali bak üst kattayız Allah seni görmez. Haydi içelim şerefe!’ dediğinde bizim Vali de ‘ Allah her yerde vardır. Allah bizi nasıl görmez? Allah her yerde görür. Ey komünist’ dediğinde, Rus heyet başkanı da ‘Artvin Valisi bana komünist dedi’ diye sevincinden yerinde duramadı ve Vali Beye bu nedenle övgüler yağdırdı.
Diğer taraftan 1986 yılında Dış işleri bakanı Mesut Yılmaz’ın ve Başbakan Turgut Özal’ın Hopa ziyaretleri unutamadıklarım arasındadır. Adalet Partisi Genel Başkanı Süleyman Demirel, Hopa’da miting yaptığı sırasında, Demirel ve diğer yasaklı olanların yasaklarının kaldırıldığının duyulduğu da o anda Hopa’da haber alınmış ve Demirel ile maiyetindekiler bu nedenle sevinçten yerlerinde duramamışlardı. Bu anıyı da unutmak mümkün değildir.
8-Isparta İli Eğirdir İlçesi Kaymakamlığı Dönemi ile ilgili olarak (1987-1992) akla gelen ilk Anılar ve Hizmetlere gelince;
Gökcehöyük, Sarıidris, Eğirdir Merkez Konne Bucağı ilköğretim ve ortaokul binaları ile Pazarköy Lisesi hizmete açıldı. Bu bağlamda Eğirdir Mrk. Zafer İlköğretim binası ile Mustafa Çetinkaya ilköğretim okullarının bakım ve restorasyonu yapıldı. Köy ve kasabalarda alt yapı hizmetlerine ağırlık verildi(köy konağı, sağlık ocağı-semt spor sahaları, ihata duvarları ile köy kanalizasyon şebekeleri).Kemik Hastalıkları Hastanesi’nde ülkemizin her köşesinden gelen fakir ve muhtaç hastaların tedavileri konusunda gerekli yardım ve ilgi gösterildi. Bilhassa Yozgat, Sarıkaya ve Hasbek Köyü’nden gelen muhtaç ve fakir hastaların tedavileri için gerekli hassasiyet gösterilerek sağlıklarına kavuşmaları sağlandı. Dağ komando okulu ve Eğitim merkezi Komutanlığı ile işbirliği ve koordinasyon sağlanarak bilhassa umulmadık afet durumlarında gerekli katkı ve destekler temin edilmeye çalışıldı. Ayrıca Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığında düzenlenen yedek subay yemin törenlerine de protokol gereği eksiksiz katılmaya çalışırdım. Eğirdir’de birlikte çalıştığımız Tuğgeneraller: Sabri Eruc, Servet Cömert, Fevzi Türkeri ve Baha Tüzüner. Eğirdir Gölü’nde meydana gelen kerevit(ıstakoz) hastalıkları ile mücadele konusunda Eğirdir Su Ürünleri Araştırma Müdürlüğü ile işbirliğine gidildi. Orman Fidanlık ve Meyvecilik Araştırma Müdürlüğü ile meyveciliğin ve ormancılığın geliştirilmesi için işbirliği ve koordinasyonun sağlanması konusunda gerekli tedbirlerin alınması sağlandı. Eğirdir İlçesine bağlı olan Aksu kasabası, ilçe olduğundan 1988 yılında Aksu İlçesinde düzenlenen bir Tören ile bir Protokol dâhilinde Adalet Bakanı Mehmet Topaç ve Isparta Valisi Selami Teker’in de katılımı ile Eğirdir Kaymakamı olan şahsım tarafından Yeni Aksu Kaymakamı Hüseyin Aksoy’a teslim edildi. Yine bu dönemde unutulmaz Anılar arasında Başbakan Süleyman Demirel’in Eğirdir’de yaptığı miting de çok önemli idi. Türk Sinemasının unutulmaz yıldızlarından Öztürk Serengil de Demirel sevdası nedeniyle bu mitinge renk katmıştı…
ahmet.kocak16@hotmail.com

4 Aralık 2025 Perşembe

 


YOZGATLI KÜBRANUR AÇIKGÖZ: TÜRKİYE’DE PARAYA RESMİ BASILAN İLK KADIN
Türkiye’de tedavüle giren paralarda resmi kullanılan ilk kadın olma özelliğini taşıyan Yozgatlı Kübranur Açıkgöz, 1971 yılında basılan 50 kuruşluk madeni para ile tarihe geçti.
Dönemin Darphane yetkililerinin gerçekleştirdiği çalışma sonucunda yüz hatları para tasarımına en uygun bulunan Kübranur Açıkgöz’ün portresi, 50 kuruşun ön yüzünde yer aldı. Bu gelişme, 1971’de yalnızca Türkiye’de değil, dünya basınında da geniş yankı uyandırdı.
Kübranur Açıkgöz’ün hayatı boyunca kullandığı kişisel eşyaları ve aksesuarları bugün Yozgat Kent Müzesi’nde özel bir bölümde ziyaretçilere sunuluyor.
Yozgat’ın tarihine iz bırakan bu önemli isim, hem kent kültüründe hem de Türkiye para tarihinin hafızasında yerini koruyor.

 

Sarıkayalı Şamil GÜNERİ, Erzurum’a Cumhuriyet Savcısı Olarak Atandı.

Yozgat’ın Sarıkaya ilçesine bağlı Hasbek Köyü nüfusuna kayıtlı Şamil Güneri, Erzurum’a Cumhuriyet Savcısı olarak atandı. Güneri’nin başarı hikâyesi, gurbetçi bir ailenin eğitimdeki azmi ve kararlılığıyla dikkat çekiyor.
Ailenin babası Tayyar Güneri, yıllarca Avusturya’da işçi olarak çalıştıktan sonra, çocuklarının eğitimi için kesin dönüş yaparak Yozgat’a yerleşti. Eğitime verdiği büyük önem sayesinde ailede her fert kendi alanında önemli başarılara imza attı. Ailenin kızlarından biri Ordu Fatsa’da Anadolu Lisesi öğretmeni olarak görev yaparken, diğer kızı avukat olarak meslek hayatını sürdürüyor. Oğullarından biri inşaat mühendisi olarak çalışıyor. Ailenin en küçük oğlu olan Şamil Güneri ise dün itibarıyla Erzurum’a Cumhuriyet Savcısı olarak atandı.Tayyar Güneri, yaptığı değerlendirmede “Gurbetçi bir ailenin eğitim aşkı, mücadelesi, azmi ve başarısı… Çocuklarımız için yıllarca emek verdik, bugün emeğimizin karşılığını görmek bizi mutlu ediyor. Bundan sonra da Yozgat’a hizmet etmek için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Tayyar Güneri’nin daha önce Yozgat’tan bağımsız milletvekili adayı olduğu da biliniyor. Hem Cumhuriyet Savcılığı görevine atanan Şamil Güneri’yi tebrik eder, hem de eğitime verdiği büyük destek nedeniyle Tayyar Güneri’yi kutlarız. 
Haber Özge Beker.

3 Aralık 2025 Çarşamba

 


Köyümüz Sakinlerinden  Merhum Mustafa BALCI'nın oğlu Yusuf BALCI  03.12.2025 Günü Vefat Etmiştir. Merhumun cenazesi 03.12.2025 günü ikindi namazını takiben Sincan Çimşit mezarlığına defn edilecektir. Merhuma Allah'dan Rahmet Yakınlarına Başsağlığı Dileriz.

30 Kasım 2025 Pazar

 

KAYMAKAM NECATİ ÇELEBİOĞLU İLE SÖYLEŞİ -3

-Ahmet Bey, sorunuzla ile ilgili detaylı cevabımdır:
Mezun olur olmaz 1975 Ağustos ayında girdiğim İçişleri Bakanlığı maiyet memurluğu (kaymakam adaylığı)sınavını kazanarak, Adana Valiliği Vali Lütfi Tuncel maiyetinde(E. Vali/ E. Anayasa Mah. üyesi) 7 ay vilayet stajı (bütün kamu kurum ve kuruluşlarında)yaptım. Daha sonra Ceyhan Kaymakamı I. Nihat Özgen’in maiyetinde 3 ay kaymakam refiki olarak staj yaptıktan sonra toplam 1,5 yıl sürecek kaymakam vekilliğinin bir bölümü olan Sarıkaya Kaymakam Vekilliğine 1976 yılı Ekim ayında İçişleri Bakanlığı’nın emri ile atandım. Atandığımda, Sarıkaya Kaymakamı Abdülkadir Aksu Malatya Emniyet Müdürlüğü’ne atanmış, ben gelmeden önce ilçeden ayrılmıştı. Sarıkaya Kaymakam Vekilliğim tam 6 ay sürdü.1977 yılında yerime asil kaymakam atanınca, tayinim Kastamonu İli Cide Kaymakam Vekilliğine çıktı. Sanırım bu ilçeye çıkmasında Yozgat Valisi Abdurrahman Lami Gözen’in olumlu katkısı olduğunu ifade etmem gerekir.1977 Mart ayında Sarıkaya’dan ayrılarak sırasıyla; Cide, Banaz, Mut kaymakam vekilliğine devam ettim. Üç aylık süre ile de Mülkiye Teftiş ve Soruşturma Stajı yaptım. Altı ay süren 59.Dönem Kaymakamlık Kursunu da başarı ile bitirerek, Haziran 1978 yılında ilk asil kaymakamlığım olan Hatay İli Hassa Kaymakamlığı’na kura çekerek müşterek Kararname ile Atanmış oldum.(İçişleri bakanı, başbakan ve cumhurbaşkanı imzası ile)
Görev yaptığım il ve ilçeler ile ilk akla gelen anılar ve hizmetlerime gelince;
1-Banaz İlçesi ve düğünümüz bağlamında önemli anı da aynen şöyledir: Düğün olup evlendikten bir gün sonra, şansımıza Murat Dağları’nda orman yangını çıkmıştı. Yangını haber alır almaz şoför ve koruma polisini almadan – ehliyetsiz ve acemi şoför olarak- Land Rover marka makam cipi ile son sürat gittim. İki bin beş yüz metre yükseklikteki dağın zirvesine kadar çıktığımı ve arkadan da şoför, koruma polisi ve jandarmanın kaza yapmamdan endişe ettiklerinden, beni korumak için son sürat bana koştuklarını ve dağın zirvesinde buluştuğumuzu unutmak mümkün değildir. Murat Dağları Uşak ve Kütahya sınırlarında yer aldığından her iki ilin valisine tarafımdan bu yangının haber verildiğini, Uşak Valisi ve Jan. Alay komutanının yangın yerine intikal ettiğini, ayrıca tarafımdan Kütahya askeri birliğine telefon açarak askeri birlik yardımı istediğimi; bu talebim üzerine Kütahya’dan en az dört yüz askeri yardım ve kurtarma ekibi geldiğini burada belirtmekte yarar görmekteyim. Bu yangın iki gün sonra söndürüldü ise de, tekrar başlayıp 10 gün daha devam etmişti. Murat Dağları ekolojik dengenin sağlanması ve su kaynakları bakımından ülkemizin zengin doğal kaynaklarına sahiptir ve Menderes Irmağı’nın en temel su kaynaklarını ihtiva etmektedir.
2-Hatay İli Hassa İlçesi Kaymakamlığı Dönemi ile ilgili olarak(1978-79) bu ilçede göreve başladığımda Suriye ile hudut teşkil ettiğinden, çok kaçakçılık yapıldığını öğrenmiştim. Bu yönde sınır güvenliğinden seyyar jandarma bölük komutanları ile bağlı oldukları Kırıkhan Tabur Komutanlığı sorumlu idi. Göreve başladığım andan itibaren tabur komutanı Jan. Bin başının kaçakçılık yaptığı, yakalanan kaçak eşyaları Adliye ye teslim etmediği ve depolarda sakladığı ihbarları geliyordu. Bana intikal eden bu yöndeki ihbarları değerlendirerek ve Hassa C. Başsavcılığı ile de irtibat kurarak anılan tabur komutanını hem Hatay Valiliği’ne hem de Akdeniz Komutanlığı Askeri Savcılığı’na bildirdim. Ertesi gün tabur komutanının evinde ve komutanlığın depolarında askeri savcılık tarafından arama yapılarak, kaçak eşyalara el konulduğunu ve tabur komutanının askeri savcılık tarafından tutuklandığını öğrenmiştim. Bu durumdan dolayı daha sonra şikâyetten vazgeçmem için çok baskı yapıldı ise de ben kesinlikle şikâyet ve ihbarımdan vazgeçmedim. Askeri mahkemede de bu tabur komutanı hakkında aleyhte ifade verdiğimi çok iyi biliyorum. Aradan uzun yıllar geçtiği için olayın akıbetini bilmiyorum.
Diğer taraftan, gerek Hassa C. Başsavcısı Şeref Terzi gerekse Hassa Lisesi Müdürü Hüseyin Hatipoğlu’nun ikamet ettikleri lojmanlara bir gece saat 02.00 sularında patlayıcı madde atılması neticesinde Hassa da ikamet eden şüpheli yirmi iki genç gözaltına alınıp sorgulanmak üzere Hatay Emniyet Müdürlüğü’ne gönderildi. Bu gençlere Hatay Emniyet Müdürlüğü’nde işkence yapıldığı haberleri üzerine Hassa da halk galeyana gelip ayaklanma hâsıl olduğundan, durumu Hatay Valisi Ünal Özgödek’e bildirdim. Toplanan kalabalığı dağıtmak için Jandarma kuvveti istemem üzerine, Vali Ünal Özgödek ve Hatay İl Jan. Komutanı Jan. Albayın Hassa’ya gelip kaymakamlık makamında durum değerlendirmesi yapmamız neticesinde, gözaltında bulunan 22 gencin Hassa Asliye Ceza Mahkemesi’nde selametle ve baskı olmadan sorgularının yapılması ve mahkemenin selameti için, biriken ve savcıyı tehdit eden kalabalığı dağıtmak için Jan. Albayı ile hükumet konağı önündeki biriken halkı teskin etmek ve gerektiğinde yasa dışı toplanan kalabalığı dağıtmak için sahaya indik. Dağılmamakta direnen topluluğun dağılması için tarafımdan güvenlik kuvvetleri olan emniyet ve jandarma birliklerine 2918 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüş Yasası’na göre emir vermem gerekliliği üzerine, kalabalığı zor kullanarak dağıtmak zorunda kaldığımızı burada ifade etmekte yarar görmekteyiz. Sonuçta, kalabalığın dağıtılması üzerine, sorguları yapılan yirmi iki kişinin serbest kalması üzerine Hassa İlçesinin tekrar huzur ve güvene kavuştuğu ve yerel basının şahsım hakkında övgülerde bulunduğu, bu yönde bana ‘asayişçi kaymakam’ unvanı verdiğini hiç unutamam.
3-Ordu İli Gölköy Kaymakamlığı Dönemi ile ilgili olarak;(1979-80) ilk akla gelen anılar ve ilk hizmetler: Bu ilçede sağ sol olayları giderek artıyordu. Derenin bir tarafı sağ, bir tarafı da sol gruplara aitti. Bu ilçede de iki grubun çatışmanın eşiğine geldiğinde, ikna ederek iki tarafın da sakin ve çatışmasız bir şekilde dağılmalarını sağlamıştım. Zaten bu nedenle İlçede ve ülkemizde ortalık karıştığından ve asayiş de bozulduğundan 14 Nisan 1980 tarihinde askere gitmeye ve 166 dönem yedek subayı olmak için Tuzla Piyade Okulu’na katılmaya karar verdim.
Diğer bir Anı da; Ordu’ya valilikteki koordinasyon toplantılarına giderken mutlaka Ulubey Kaymakamı Atilla Koç’a uğrar çayını ve kahvesini içmeden toplantıya katılmazdım. Atilla Koç daha sonraları Vali ve Kültür Turizm Bakanı olmuştu. Bu ilçede önemli bir anım da 26 Aralık 1979 yılında kayın pederim Mehmet Mahir Selimata Kilis İlçesinde vefat etmişti. Gölköy Ziraat Teknisyenliğinin Valilik onayı ile tahsis edilen Jeep’iyle kar ve kış şartlarında Sivas, Yozgat, Kayseri, K. Maraş ve Gaziantep üzerinden Kilis’e ulaştığımızı ve cenaze törenine yetiştiğimizi unutmak mümkün değildir.
4-166.Dönem Yedek subaylık dönemi ile ilgili olarak14 Nisan 1980-31 Tem.1980 tarihleri arasında Tuzla Piyade Okulu ve Eğitim Merkez Komutanlığı’nda piyade okul öğrenciliği ve yedek subay eğitimi aldım.12 Eylül 1980-31 Temmuz 1981Sivas ve Tokat illeri Sıkıyönetim Komutan Yardımcılığı İrtibat Subaylığı ve Basın Halkla ilişkiler Kısım Amirliği yaptım. Bu dönemde 11 bin şikâyet ve müracaat çözüme kavuşturulmuş 5.Er Eğitim Tugay Komutanı ve Sıkıyönetim Komutan Yardımcısı Cemal Tezgörücü tarafından üstün başarı nedeniyle tarafıma takdirname verilmiştir.
ahmet.kocak16@hotmail.com